Tatil, deniz, çocuklar falan bıkmışsınızdır bu aralar arkadaşlar.
Lakin blog biraz günlük, biraz arşiv ya benim için," anlatma, yeter" deseniz de yazıcam mecbur.
Kısa kısa, bol fotoğraflı ama korkmayın :)
Güzelim koylar hiç ayrılmamışız gibiydi.
Altınoluk sevimli,şirin.
Küçükkuyu geceleri ,cıvıltılı, müzikliydi bu yılda.
Sabahları, herkesler uyurken kahve kaçamakları yaptım.
Figen Abla ile buluştuk sonra.
(Bloğunda videomuz bile var, isteyen nasıl bir geveze olduğumu izler
ve benimle buluşma planı falan varsa rafa kaldırabilir, darılmam valla)
Nazan ve ben, Figen'in bebekleri kapıp,böyle poz verdik sizin için :)
Mehtap turuna da çıktık.
Şarkı, türkü gırla. Gençlerde oynadı, zıpladı bitmeyen bir enerji ile.
Biz şarkılar eşlik edip, tempo tuttuk haliyle.
Kalabalıkla her yemek bir ziyafet.
Ne yediğinizin, sofranıza neyi koyabildiğinizin bir önemi yok aslında.
Uzun uzun kahvaltılar, masada mis gibi domates soslu kızartmalar, anne fırınında börekler...
Bir gün de gençleri çalıştırıp,maaile mantı açıp kilolara kilo kattık.
**********
Biz Küçük Ev de
kalabalık, coşkulu , komşularımla gelmeli gitmeli, bol misafirli güzel bir bayram geçirdik.
Her kapının ipini çekip hasret giderdik.
Sonra iki hafta nasıl geçti anlamadan, üzümleri, zeytinleri toplayamadan, kısaca daha oralara doyamadan dönüş yoluna vurduk kendimizi.
Gönlümüzde kocaman bir zenginlikle.
İşte böyle...
Allah (c.c) tekrarına hayırlısı ile erdirsin inşallah.
Dilerim şu an hayatınıza anlam ve renk katan ne varsa ömrünüzce sizinle olsun.