31 Ocak 2011 Pazartesi

Kış

Kitaplar bir solukda okundu.
Fındık,fıstık ortaya saçıldı.
Mutfakda hasat yapıldı.
Bir mevsim daha usulca geçip giderken ömrümüzden.
Küçücük mutluluklar serpildi günlere.




30 Ocak 2011 Pazar

Beyaz Cumartesi



D&R dan şair sesi aldım şiir seven oğluma.
Sonra....Deniz kokan balıkçılar,yemyeşil marullar,fındık turplar,
cebimde ıncık cıncık...
Eh,gerisi bildiğiniz gibi işte.



28 Ocak 2011 Cuma

Vintage Yüzükler






Ne düğmeler dayanıyor bana,ne onları monte ettiğim aparat.

Daha renkli,daha küçük çaplı,daha metal,daha boncuklu,daha hafif...
Düğme eskiden kalmışsa yetiyor bana.
Bir şekilde kullanıyorum işte.

Bu iş bir yerlere gidiyor galiba ,ama nereye?
Bakın onu tam bilemiyorum ;))

26 Ocak 2011 Çarşamba

Yeniler











Geçen hafta sonu gittiğimiz 'Baykuşlar ve Diğerleri' Kolleksiyon Evi'nden
bunları Alp benim için aldı :))

25 Ocak 2011 Salı

Hazinemden,bir tepsi örtüsü

Anneanemin çeyizinden bir tepsi örtüsü.
Zincir işi kirazlar var dört bir yanında.
Nasıl da eprimiş kumaşı bakarmısınız?
Kirazların rengi ise geçen bunca yıla inat capcanlı.
Yunan işgalini,I.Cihan Harbini görmüş bir genç kızın elinden çıktığına inanamıyor insan.


24 Ocak 2011 Pazartesi

Cumartesi - Ankara

Bu hafta yol arkadaşım Alp.
Benim selvi boylu,büyük oğlum.
Buralara yine birlikte gelişimiz üzerinden epeyce uzun bir zaman geçti.
Bu sürede ben bir çok yer keşfettim.

Vaktimiz yetmedi hepsini doya doya gezmeye.
Dönüş yolunda yeni gezi planları yaptık bu yüzden.

Önce ÇSM deki resim sergisini gezdik.

Sonra Ulus'a gittik.
Bit pazarının içinden Pirinç Han'a çıktık birlikte.

Bir sürü güzel şey içinde dolanıp dururken ,
artık tanıdık olduğum dükkan sahipleriyle sohbet ettik.
Tahta oyuncaklarda satan dükkanda topaç çevirdik.

Sonra,
Antikacılar Çarşısında içinde binlerce baykuş figürlü eşya satılan
bu dükkanı keşfettik.




Sahibi tam 35 Yldır baykuş figürlü objeler biriktiyormuş.
Ben bunca eşyanın bir araya gelmesine,o benim baykuş severliğime şaştık karşılıklı.
Yüzlerce baykuş bilge bakışlarla sizi süzüyor içerde.
Hangisini inceleyip,alacağınızı şaşırıyorsunuz.
Öyle enteresan bir yer ki..Nerde olduğunuzu unutuyorsunuz bir an.


Resim Sergisi


Geçenlerde ÇSM deki bu sergiye bayıldım.


23 Ocak 2011 Pazar

Şile Bezi İşlemeler

Babamın teyzesi işlemişti benim için.
Kocaman kahkahalı,pembe beyaz,tombul bir kadındı.
Küçücük pencereli,duvarlarında nişler olan,iki katlı masal evi gibi bir evde yaşardı.
Hep aynı köşede,elinde işlemeleriyle bulurduk onu.
Başında kar beyaz bir tülbent,burnunun ucundaki gözlüklerinin üzerinden bakıp
güldüren hikayeler anlatırdı bize.
Sadece denize giderken uğradığımız içinde takılırdı şaka yollu.

Kenarlarındaki iğne oyalarını da kendisi yapardı.
Zaman zaman kullanıyorum bu örtüleri.
Öyle çok parçası varki..Sererken gülümsüyorum,okşuyorum.
Aklımda kalan anı- hikayelerini çocuklarıma anlatıyorum ve..
Çok özlüyorum ben bu güzel insanları :(


22 Ocak 2011 Cumartesi

Tül İşi

Çocuk işlerimden biri bu örtü.

İpler,renkler evden.
Desenler ise galiba Jules Verne'den.

20 Ocak 2011 Perşembe

İlk Çalışma


Doğada ;kırmızı bir ağaç,mavi çiçekler daha çok var olmalı diye düşünmüşümdür hep.
Ama bu yuvarlak ipek örtüdeki çiçeğin maviliği sadece tesadüf.
Elime bu renk boyalar ve sadece bu örnek geçmişti bir arkadaşımdan.

Vintage Yüzük


Vintage gümüş düğme,vintage yüzük oldu.

19 Ocak 2011 Çarşamba

Kendimi Mimledim :)




Artık etrafa dilediğimce dökülüp saçıldığım,ıvırımı zıvırımı,DIY projeler için sakladığım malzemelerimi dolap diplerine itelemek zorunda kalmadığım bir odam var ya..
İşte o odada bir de kitaplığım var benim.
Geçenlerde ortalıkta böyle bir mim dolanıyor,zarif arkadaşlarım ;
'Ben ortaya attım,dileyen bu mimi kapsın 'Diyordu ya.
Hah ,işte onlardan birini ben kaptım.
Hazır silmiş,dizmişken bir de fotoğrafladım.
Aklıma gelmişken;arkadaşlarımı kitaplarımdan fazla sevmiş olmalıyım ki,
elimde kalan kitaplarımın sayısı evdeki kitapların ancak 1/5 i.
Bir kısmı küçük evde,bazılarına çocuklarım el koydu,onların kitaplığında şimdi.

18 Ocak 2011 Salı

Çiçekler

Lise hayatım boyunca okulumuzun ödüllü folklor ekibinin üyesiydim.
80 li yılların başında öğretmen arkadaşımı kıramamış,bir ilk okulda folklor eğitmenliği yapmıştım.
Çok zevkli ama bir o kadar da yorucu bir işti.
Çocuklar 10-11 yaşında ve sayıca çok fazlaydılar.
Disiplini sağlamak benim gibi biri için oldukça zordu ama çok da eğleniyorduk birlikte.
Üstelik onlarla geçirdiğim sürede eğer öğretmenlik mesleğini seçseydim nasıl bir öğretmen olacağımı da görmüş oldum.
Yıl sonunda bana çiçekler,gülücükler,sarılmalar ve minik hediyelerle geldiler.
Bu iğne oyası yaka iğnesi o güzel çocuklardan birinin hediyesi.
Bunca yıl sonra,ben bambaşka bir şehirde yaşarken onların birer yetişkin olarak nerelerde oldukları sorusu düştü aklıma.
Hoş,gözümde yakamdaki bu çiçekler gibiler bugün de.


17 Ocak 2011 Pazartesi

Kokularla Zaman Yolculuğu


Kokular sizi de zaman yolculuğuna çıkarırmı bende olduğu gibi?
Turunç kokuları karlı,sobalı çocukluk kışlarını.
Tarçın ninenizi,vanilya çocuklarınızın bebekliğini.
Lavanta annenizi hatırlatıyor mu?

16 Ocak 2011 Pazar

Dün

Bu sezon gittiğimiz 3. oyun;
Ben en çok müziğini sevdim.
Bir de oyunun sonunda Semih Sergen'in seslendirdiği şiiri.
Yazan ve yöneten de Semih Sergen .
Devlet Tiyatrolarında oyunculuk bilindiği gibi çizgi üzeri zaten,
konu da güzelse eğer,keyfimize diyecek yok.
Tiyatronun havasını soluyor olmak bile yetiyor bazen.
Üstte aslınada ,hüzünlü bir oyun izlemiş dörtlünün etkilenmiş halini görüyorsunuz.

15 Ocak 2011 Cumartesi

Tek ve Tek Başına

Bir lale hep bunu söyler sanki.
Kalabalıklar içinde bile.
Rukiye güzelim elleriyle benim için işlerken ne düşündü bilmem ama
ben çok severim bu güçlü çiçeği.
Teşekkür ederim Güzel Gözlüm.
Çok teşekkür.

13 Ocak 2011 Perşembe

Ailemize Bir Melek Geliyor

Annesi inatla söylemiyor cinsiyetini.
Ben de sarı rengi seçtim bu tığ işi hırka için.
Rahat giydirilebilsin diye kol ağızlarını asıl modelinden farklı çalıştım.

Diğer hazırladıklarımın yanına kattım.
Paketimi hazırlamak için çok vaktim kalmadı.
Bir loğusa tacı ve diğer aile bireylerine küçük hediyelerle yakında tamamlanacak.
Uzaklara doğru yola çıkacak,
yaşlı kraliçenin ülkesinde özlemle beklenen bir meleğin olacak.


12 Ocak 2011 Çarşamba

Çiçekli Bahçe ya da Kırkyama Yatak Örtüsü

Yıllar önce dikiş perilerim benimleyken dikmiştim bu örtüyü.
Çocuklar paylaşamayınca bana kalmış,tartışma bitmişti :)
Annemin evindeki yeni odamda kullanmak üzere çıkarıp serdim.
Kapıdan geçerken bakıyorum ,dönüp tekrar bakıyorum.
Baharda bir bahçe ve içinde kuşlar görüyorum.
Gülümsüyorum.