(Ankara temalı satranç tasarım yarışması birincisi ahşap takım)
Sarı sonbahar gününde, aklımda pusuya yatan bir plan üzere arkadaşımla düştük yola.
Hadi yine iyiyiz, çünkü Ulus da, Hamam Arkasındaki Satranç Müzesine gidiyoruz.
(görsel müzenin sayfasından)
Adliyeden Hacettepe yokuşunu sarıp konuşa konuşa çıktık Altındağ Belediyesinin önüne.
Müze belediye binasının hemen arkasında, iki katlı, eski Ankara Evi formunda inşa edilmiş.
İçeri girer girmez müzenin kafesinde birer çayla soluklandık evvela.
Adı " chaturanga " buranın. Sorduk hemen tabii. Satrancın bilinen en eski adı imiş.
Kafenin hemen yanında, değişik satranç takımlarının, Ankara temalı hediyeliklerin,
müzenin logosu ile desenlenmiş hatıra eşyalarının satıldığı küçücük bir de mağaza var.
Kafenin hemen yanında, değişik satranç takımlarının, Ankara temalı hediyeliklerin,
müzenin logosu ile desenlenmiş hatıra eşyalarının satıldığı küçücük bir de mağaza var.
Burası tamamı ile benim gibi detaylara takılan gözlere sahiplerin bayılacaği bir kafe.
Hele çalışanları... Çayın yanında şeker gibiler.
Büyülü Dünya'nın giriş katı.
109 ülkeden 617 satranç takımının 4 ana tema zerine sergilendiği bir masal dünyası burası.
Benim kelimelerim de görüntülemem de aciz anlatmaktan güzelliğini.
Müzeler de, şiirler, resimler gibi anlatılamıyor ki zaten.
Soluduğunuz hava, gördüklerinizin size hatırlattıkları, hepsi ama hepsi size özel çünkü.
Cazcı Kardeşler/ABD
Yüzüklerin Efendisi
Çocukların çok seveceği tematik takımlardan biri.
Asteriks / Oburiks ve arkadaşları
Red Kit ve Daltonlar. Çok sevdim :)
Şirinler tekmili birden gelmişler.
Meksika grubu
Charles Dickens'in karakterleri.
" Gülümse Ankara Çekiyorum " bir serginin adı aslında.
Filmler, romanlar, masallar, el sanatları her şey bir satranç takımında yaşatılabiliyormuş.
Hayretle öğrendim.
Ahşap / Kazakistan
2. kattayız.
Yine nereye, hangi vitrine bakacağımızı şaşırıyoruz.Yerde ok işaretleri var elbette ama hayatım boyunca hangi izi takip edebilme becerisi gösterdim ki.
Yüreğimin götürdüğü de değil, gözümün takıldığı yere gittim yine.
Tavsiye etmem, bu tarz çok yorucu :) ne unuttum, neyi atladım diye dönüp duruyor insan.
Metal Döküm / İtalya
Yunanistan
Mermer / Belçika
Meksika dan cam bir takım.
Basit ama sevimli. İskambilde bütün onlular piyon olmuş.
Elbette Çanakkale Zaferini konu anlatan bir takım olmasaydı bence bu müze eksik olurdu.
Bence İtalya - Roma. Sizce?
Selçuklu-Haçlı Savaşları
Meksika
Ve Matruşkalar! Elbette Rusya dan.
Eşarplı bebeklerin piyon olması gülmseten bir şey bana kalırsa :))
Tacikistan yada Kırgızistan.
Ben her gördüğüm ahşap takıma Rusya diye yaklaştım ama genelde Orta Asya ülkeleri çıktı.
Keçeden satranç takımı / Moğolistan
Ferah, tertemiz. Yatıya kalasım var.
Seramik / Bolivya
Bunu da siz okuyun arkadaşlar, ben seçemedim akşam akşam.
Bir de" kupa" vitrinleri konmuş üst kat merdivenlerinin yan duvarlarına.
Bakmayın fotoğrafta bu kadarcığı çıkmış. Fotoğrafın öznesi onlar değildi ki ; )
Akşamı ettiğimizden her birini inceleyemedim ama baktım ülkeler içinde Panama yok.
Ama benim evde var :)) Böylece Claudia'nın hediyesi kupanın yeni evi belli oldu.
Ne de olsa eski Mısır da yaşamıyorum. Eşyalarımla gömülecek halim yok.
Dünya ülkelerinden bir sürü arkadaşı olsun onun da. Tıpkı benim gibi :)
Vakfın adı Gökyay.. Gökyay... Nereden hatırlıyoruz bu adı?
Üst katta bir köşede bu cebir kitaplarını görünce şıp diye anladık!
Müzenin kurucusu Akın Gökyay bir öğretmen çocuğu.
Bizim cebir kitaplarını yazan, sevdiren, bana bu dersten 10 aldıran, (ki benim için imkansız ötesi) Mehmet Gökyay'ın. Nur içinde yatsın.
Matematik dersimizin Cebir ve Geometri diye ayrıldığı yıl, benim okulun satranç kulübüne gittiğim yıldı.Bakın aklıma şimdi geldi.
Diyorum ya, içimde bir yerlerde Sunay Akın gizli benim. diye
Satranç oynayan abimlere özenip, kulübe gittim gitmesine de, satrancı sevdiğimi pek söyleyemem. Çünkü benim gibi tek şeye odaklanma sıkıntısı çekenlere göre değil bir kaç hamle sonrasını düşünmek. Benim akımda üçü beşi bir arada halay çeker düşündüklerimin.
Neyse efendim,
Daha güzel bir anlatım ve görsellere ulaşmak için müzenin sayfalarını ziyaret edebilirsiniz.
*****
Buraya yazarsam gerçekleştirmeye gayret ederim diye;
Bu yıl için bir yaptırırım var kendime.
Bu arada, yıl 1 Ekim de başlıyor bana göre. Hicride, sizde farklıdır.. Onu bilemem.
Her ay 1 kitap +1 Sergi+1 Konser+1Müze.... eh bir de mümkünse küçük bir seyahat.
Nasıl ama ?
Güzel bir Pazar günü geçirdiğinizi umarak. içten sevgiler efendim.
Bir satranç sever olarak yazınız beni çok etkiledi. Müzeyi görmüştüm fakat ziyaret etme fırsatım olmamıştı. En yakın zamanda gitmek için plan yapacağım. Gerçekten büyüleyici! Sevgiler.
YanıtlaSilZiyarete vesile olacaksam, ne mutlu bana :)
SilÇok seveceksiniz, tecrübe ile sabit.
Çook güzel bir müzeymiş. Ben de sabah eski fotoğraflarıma bakarken kaleiçindeki dükkânların vitrininden çektiğim satranç takımlarını görmüştüm. Bak müzesini bilsem oraya gidermişim. (Beş sene önce, geldin de niye haberim yok deme :)
YanıtlaSilSatranç oynamayı ben de sevemedim, ancak mat olmamak için oynamaya çalışıyorum, o da sıkıcı oluyor haliyle :)
Beş sene önce ben vardım da bu mze yoktu hayatım. İki yaşında daha :)
YanıtlaSilAaa! İlk kez duyuyorum, harikaymış mutlaka gezmeli. Benim oğlan olan yeğenim bilseydi buradayken (şimdi döndü annesinin yanına) mutlaka gezerdi çok meraklı satranca. Emeğine sağlık, fotolar harika, Star Wars var mı diye baktım baktım durdum hatta. :))
YanıtlaSilVar canım var.. Star Wars da var. Yok yok bu müzede.
SilNe güzel bir gezi ne güzel bir anlatım olmuş yine Tülin hanım az daha kıskanacak gibiyim yapmayın bunu desem de devam edin sizi izlemek çok keyifli..
YanıtlaSilEkvatordan gelenler şahane!..
Ah çok teşekkür ederim. Şahanesiniz!
SilFantástico este museu com peças muito bonitas.
YanıtlaSilUm abraço e bom Domingo.
Andarilhar
Dedais de Francisco e Idalisa
Livros-Autografados
Gracias Francisco.
SilUm abraço e bom Domingo.
Tülinciğim sayende bir müze daha öğrendim, çok teşekkür ederim. Yazdım listeye...
YanıtlaSilXyaz yaz Evren. Bizim damat bayılacak buraya :)
Silsatranç oyuncusuyum ama burayı bilmiyodum. aldım listeye tişkirler :)
YanıtlaSilSeveceksiniz o halde :)
SilNe güzel bir müzeymiş. Ben satranç oynamayı bilmiyorum Tülin Abla. Acaba öğrensem mi?
YanıtlaSilNe desem ki... Bilemedim şimdi. Müze gezmek satranç oyunundan daha zevkli diyeyim en iyisi ;)
SilOfff fotoğraflarla gezdirdin bize müzeyi muhteşem görüntüler .Teşekkürler canım .
YanıtlaSilYine gel Hatice. Birlikte gidelim, ne dersin?
Sil